İçindekiler
Finansal piyasalar son yıllarda yatırımcıların gözdesi haline gelirken şirketlerin büyüme stratejilerinde sermaye artırımları önemli bir rol üstleniyor. Özellikle borsada işlem gören şirketler için bedelli sermaye artırımı, şirketin özkaynak yapısını güçlendirmek ve yatırımcılara yeni fırsatlar sunmak açısından kritik bir araçtır.
Bu süreç, şirketin yatırım ihtiyaçlarına doğrudan kaynak yaratmasını sağladığı gibi hisse senedi sahiplerinin de bu genişlemeden pay almasını mümkün kılar. Ancak “Bedelli sermaye artırımı nedir, nasıl işler ve yatırımcıya nasıl yansır?” gibi sorular hâlâ birçok kişi için karmaşık olabilir. İşte, biz de tüm bu sorulara kapsamlı ve anlaşılır cevaplar sunacağız.
Detaylara geçmeden önce şirket türlerine dair bilgilerini tazelemek isteyenleri “Sermaye şirketi nedir?” yazımıza bekliyoruz.
Sermaye artırımı, şirketlerin mevcut özkaynak yapısını güçlendirmek veya yeni yatırımlar için finansman sağlamak amacıyla başvurduğu finansal bir enstrümandır. Bu işlemle birlikte şirketin kayıtlı sermaye yapısı değişir ve ödenmiş sermaye rakamı artar. Sermaye artırımları genellikle hisse senedi ihracı yoluyla gerçekleştirilir ve yatırımcılara çeşitli haklar tanır. Bedelli sermaye artırımı kadar merak edilen bir diğer konunun detaylarını ise daha önce başka bir yazımızda paylaşmıştık: Bedelsiz sermaye artırımı nedir?
Şirketler farklı nedenlerle sermaye artırımı kararı alabilir. Yeni yatırımlar, borçların azaltılması, likidite artırımı ya da halka arz sonrası büyüme hedefleri bu nedenlerin başında gelir. Hatta finansal yapısını güçlendirmek isteyen bir şirket, özkaynaklarını artırmak için bu yola başvurabilir. Sermaye artışı, şirketin finansal tablolarında doğrudan etkili olur ve bilanço yapısını değiştirebilir. Bu nedenle yatırımcılar açısından da dikkatle izlenmesi gereken stratejik bir hamledir. Adımları dikkatli atmak için de başta “Ödenmiş sermaye nedir?” sorusu olmak üzere bu konudaki bütün kavramlara hakim olmak gerekir.
Bedelli sermaye artırımı, şirketin mevcut ortaklarından nakit karşılığı yeni pay almasını talep etmesidir. Yani ortaklar, belirli bir oranda yeni pay alma hakkına sahip olur ve bu hakkı kullanmak için ödeme yapar. Öte yandan bedelsiz sermaye artırımı şirketin iç kaynaklardan yani geçmiş yıl kârları veya yedek akçeler gibi kalemlerden sağladığı artışı ifade eder. Bu durumda ortaklara yeni paylar ücretsiz verilir ve hisse senedi sayısı artsa da toplam sermayede ödeme yapılmaz. “Bedelli ve bedelsiz sermaye artırımı nedir?” sorusunun cevabı, yatırım kararları açısından büyük önem taşır.
Bedelli sermaye artırımı, şirketin mevcut ortaklarına nakit karşılığında yeni pay alma hakkı sunduğu bir sermaye artırım yöntemidir. Bu yöntemde şirketin sermayesi artırılırken yatırımcılardan doğrudan kaynak sağlanması hedeflenir. Ortaklara rüçhan hakkı verilerek belirli bir sürede hisse senetlerini nominal değerden satın almaları sağlanır. Bu süreç sonunda sağlanan fon genellikle yeni yatırımlar, işletme sermayesi artırımı veya borç ödemelerinde kullanılır.
Rüçhan Hakkı ve Kullanımı
Rüçhan hakkı, mevcut hisse sahiplerine yeni çıkarılan hisse senetlerinden öncelikli olarak pay alma hakkı tanıyan bir uygulamadır. Bu hak, yatırımcının şirket içindeki payını korumasını sağlar ve bedelli sermaye artırımı sürecinin adil ilerlemesine katkı sunar. Rüçhan hakkı kullanımı, belirlenen tarihler arasında gerçekleştirilir ve kullanılmayan haklar daha sonra borsada işlem görebilir. Bu da ikinci bir alım satım imkânı yaratır. Böylece yatırımcı hem yeni pay alma hakkını kullanabilir hem de bu hakkı başkasına devrederek gelir elde edebilir.
Bedelli Sermaye Artırımı Özellikleri
Bedelli sermaye artırımı, yatırımcının doğrudan ödeme yaptığı bir artırım türü olduğundan şirket için ciddi bir finansman kaynağıdır. SPK (Sermaye Piyasası Kurulu) tarafından düzenlenir ve belirli prosedürlere tabidir. Bu süreçte şirketin kayıtlı sermaye tavanı aşılmamalı ve halka açıklık oranı gözetilmelidir. Sürecin tamamlanmasıyla birlikte yeni paylar yatırımcının portföyüne yansır.
Yatırımcı açısından bedelli sermaye artırımı hem fırsatlar hem de dikkat edilmesi gereken unsurlar barındırır. Bu tür bir artırım, yeni hisse alma hakkı tanıdığı gibi hisse fiyatında da kısa vadede değişimlere neden olabilir. Bu nedenle “Yatırımcılar bedelli sermaye artırımında ne yapmalı?” sorusuna dikkatle yanıt aranarak avantajları ve dezavantajları gözetilmelidir.
Yatırımcılar için bedelli sermaye artırımı, şirkete doğrudan katkı sağladığı ve gelecekteki büyümeden pay alma imkânı sunduğu için olumlu bir gelişme olabilir. Şirket sermayesi artarken yatırımcı da hisse oranını koruyabilir veya artırabilir. Ayrıca rüçhan hakkı sayesinde cazip fiyatlardan hisse alma imkânı doğar. Temettü beklentileri yüksek olan şirketlerde bu artırım, uzun vadede daha fazla gelir anlamına gelebilir. Bu durum hisse senedi portföyünü uzun vadede genişletmek isteyen yatırımcılar için de önemli bir fırsattır.
Her yatırım fırsatında olduğu gibi bedelli sermaye artırımında da riskler vardır. Yatırımcı yeni pay alma hakkını kullanmazsa sahip olduğu hisselerin değeri seyrelebilir. Ayrıca şirketin kötü yönetilmesi veya artıştan sonra beklenen büyümenin gerçekleşmemesi yatırımcı için zarara yol açabilir. Hisse fiyatı bedelli sermaye artırımı açıklandıktan sonra düşebilir, bu da kısa vadeli yatırımcılar için olumsuz bir sinyal olabilir. “Rüçhan hakkı kullanılmazsa ne olur?” sorusunun cevabı da bu noktada önem kazanır, çünkü kullanılmayan haklar borsada düşük fiyattan işlem görebilir.
Yüzde yüz bedelli sermaye artırımı, şirketin mevcut ödenmiş sermayesini iki katına çıkaracak şekilde yeni pay ihracı yapması anlamına gelir. Bu durumda yatırımcının her 1 adet hissesine karşılık 1 adet daha alma hakkı doğar. Bu tür bir artırımda rüçhan hakkı kullanımı daha kritik hale gelir, çünkü sermaye yapısındaki değişiklik oldukça büyüktür. Bu hamle şirketin büyük bir yatırım ya da yeniden yapılanma sürecine girdiğini gösterebilir. Ancak bu yüksek oranın yatırımcıyı daha fazla ödeme yapmaya zorlayabileceği unutulmamalıdır.
Bedelli sermaye artırımına katılmak için yatırımcının belirli adımları eksiksiz şekilde yerine getirmesi gerekir. SPK tarafından onaylanan izahname yayınlandıktan sonra süreç başlar. Aracı kurumlar üzerinden başvuru yapılır ve rüçhan hakkı süreleri dikkatle takip edilir.
İlk adım yatırımcının bağlı bulunduğu aracı kurum üzerinden sisteme giriş yapmasıdır. Ardından ilgili şirketin bedelli sermaye artırımı kapsamında açtığı yeni pay alma hakkı işlemleri seçilir. Yatırımcı, mevcut bakiyesiyle bu hakları kullanmak üzere ödeme yapar. Rüçhan hakkı belgesi ve ödeme dekontu işlem tamamlandıktan sonra yatırımcının portföyüne yansıtılır. Bu süreç tamamen dijital ortamda ilerler.
Yatırımcı öncelikle şirketin finansal durumu ve artırımdan elde edeceği fonun kullanım amacını incelemelidir. Eğer şirketin gelecekteki projeksiyonu olumluysa ve temettü potansiyeli yüksekse yeni pay alma hakkı kullanılabilir. Kullanılmayan haklar için borsa üzerinden satış da mümkündür. Bu da yatırımcının ek gelir elde etmesini sağlayabilir. Ancak karar vermeden önce aracı kurum danışmanlığı almak her zaman faydalı olacaktır.
Bedelli sermaye artırımı hesaplama süreci, yatırımcıların ne kadar yeni pay alabileceğini ve bunun karşılığında ne kadar ödeme yapması gerektiğini gösterir. Bu hesaplama yeni pay alma hakkının ne kadar değer taşıdığını da ortaya koyar.
Temel hesaplama formülü şu şekildedir:
Bu formül sayesinde yatırımcı ne kadar ödeme yapacağını ve karşılığında kaç adet yeni hisse alacağını önceden görebilir. Hisse senedi yatırımında bu tür detaylar karar alma sürecinde belirleyicidir. Rüçhan hakkı fiyatı da ayrıca borsada belirlenir ve yatırımcı bu hakkı satarak farklı stratejiler de uygulayabilir.
Sermaye artırımı öncesinde şirketin eski hisse fiyatının 10 TL olduğunu, rüçhan hakkı fiyatının 1 TL olduğunu ve %200 bedelli sermaye artırımı yapacağını varsayarsak formülden de hareketle ulaşacağımız sonuç şu şekildedir:
Böylece 10 TL olan hisse fiyatlarının 4 TL’ye düştüğünü ancak (1 + % 200) formülü uyarınca da ortakların hisse sayılarının 3 kat arttığını görürüz. Piyasadaki değeri ise 4 x 3 ile 12 olarak hesaplarız. Böylece 10 TL olan hisse fiyatının 2 TL daha değer kazandığını tespit edebiliriz.
Hisse fiyatı genellikle rüçhan hakkı ayrılma tarihiyle birlikte düşer, ancak şirketin gelecekteki performansına bağlı olarak yeniden yükselebilir.
Hayır, katılım zorunlu değildir. Yatırımcı dilerse rüçhan hakkını borsada satabilir.
Süre sonunda kullanılmayan haklar geçersiz olur ve yatırımcı bu hakları kaybeder.
Şirketin iç kaynaklarını kullanarak yatırımcılara ücretsiz hisse dağıtmasıdır.
Hisse fiyatı, artırımla birlikte düşebilir. Bu düşüş genellikle teorik fiyat üzerinden hesaplanır.