İçindekiler
Muhasebe sadece rakamların kaydı değil, aynı zamanda bu rakamların anlamlı bir bütünde değerlendirilmesiyle işletmenin finansal sağlığının ölçüldüğü bir disiplindir. Bu noktada “Bilanço nedir? veya “Muhtasarname ne zaman verilir?” gibi soruların cevaplarına tam hakimiyetin yanı sıra doğru kararlar alabilmek için güvenilir ve eksiksiz finansal veriye ihtiyaç vardır. İşte, bu verilerin doğru bir şekilde işlenip işlenmediğini kontrol etmenin en temel yollarından biri de mizandır.
Mizan hem bir kontrol aracı hem de muhasebe sürecinin adım adım ilerlediği yapının kilit taşlarından biridir. Tek Düzen Hesap Planı çerçevesinde oluşturulan mizanın amacı, borç ve alacak dengelerinin doğruluğunu test etmek ve hata tespitine imkân tanımaktır.
Mizan, muhasebe kayıtlarının doğruluğunu ve tutarlılığını kontrol etmek amacıyla hesapların borç ve alacak bakiyelerinin sıralandığı bir tablodur. Kelime Arapçadan gelir ve “terazi, denge” anlamındadır. Bu da mizanın işleviyle doğrudan ilişkilidir.
Yevmiye defteri ve defteri kebir kayıtlarına dayanılarak hazırlanan bu tablo başta “Ödenmiş sermaye nedir, ne kadar tutmuştur?” gibi sorulara cevaplar vermekle birlikte finansal tabloların da temelini oluşturur. Mizan, bir anlamda işletmenin muhasebe sisteminin doğru çalışıp çalışmadığının da bir göstergesidir.
Muhasebe süreci temel bir bakış açısıyla çeşitli defterlerde yapılan kayıtların özetlenerek anlamlı ve kullanılabilir hale getirilmesiyle işler. Mizan ise bu sürecin bir nevi filtre görevi gören aşamasıdır. Çünkü büyük defterdeki hesap hareketleri, burada borç ve alacak bakiyeleriyle bir araya getirilir ve kontrol edilir. Böylece bir hata veya dengesizlik varsa bu aşamada fark edilir ve finansal tablolara geçmeden önce düzeltilmesi sağlanır.
Peki işletmeler için önemli bir diğer kavram olan amortismanın ne olduğunu biliyor musunuz? Bilgilerinizi tazelemek için “Amortisman Nedir?” yazımıza göz atabilirsiniz.
Mizanın hazırlanmasının temel nedeni, muhasebe kayıtlarında olası hataları tespit etmektir. Örneğin borç alacak dengesizliği, eksik kayıt, yanlış hesap kullanımı gibi sorunlar bu sayede ortaya çıkarılır. Ayrıca mizan, dönem sonu işlemleri kapsamında gelir tablosu ve bilanço gibi finansal tabloların hazırlanmasına da altyapı oluşturur. Mali müşavirler için de vergi beyanı ve muhasebe denetimi açısından yol gösterici bir kontrol mekanizması işlevi görür.
Mizan, tek bir türden ibaret değildir. Farklı zamanlarda ve amaçlarla hazırlanan çeşitli mizan türleri vardır. Her biri muhasebe kayıtlarının farklı aşamalarında kullanılarak belirli amaçlara hizmet eder. Bu çeşitlilik, muhasebe sürecinin her adımında düzen ve kontrolü sağlamak açısından oldukça önemlidir.
Genel geçici mizan, her işletme için 31 Aralık günü sona eren muhasebe dönemi sonrasında düzenlenebilen genel geçici kayıtlarıdır. İşletmelerin o yıl içindeki bütün kayıtları, genel geçici belge örneği içinde yer almak zorundadır. Bu kayıtlara envanter işlemi yapılmadan başlanılması gerekir.
“Kesin mizan nedir?” sorusu çoğu zaman kesin mizanın geçici mizandan farkını anlamak isteyenlerin merak ettiği bir konudur. Kesin mizan, dönem sonu işlemleri tamamlandıktan sonra amortisman ve envanter gibi düzeltmeler yapılmış haliyle hazırlanan son mizandır. Bu belge, gelir tablosu ve bilanço gibi finansal tabloların hazırlanmasına doğrudan etki eder. Kesin mizanda yer alan hesap bakiyeleri, muhasebe denetimi açısından da nihai kontrol noktasıdır.
Aylık mizan, özellikle büyük işletmelerde muhasebe süreçlerinin aylık olarak izlenmesini sağlar. Bu sayede hata tespiti dönemin sonunda birikmiş bir sorun haline gelmeden erken aşamalarda yapılabilir. Aylık mizanlar, mali müşavirler için yönetim raporlarının oluşturulmasında da önemli bir kaynak teşkil eder. Ayrıca muhasebe sisteminin aktif takibi ve vergi beyannamelerinin hazırlanmasında rehber görevi görür.
Mizan defteri, muhasebe sisteminde hazırlanan tüm mizan türlerinin bir araya getirilerek düzenli biçimde kayıt altına alındığı defterdir. Genellikle işletmelerin muhasebe iç denetim süreçlerinde ya da vergi denetimlerinde referans kaynağı olarak sunulur. Bu defterin eksiksiz ve doğru tutulması hem muhasebe denetimi hem de olası vergi incelemelerinde işletmenin savunmasını güçlendirir.
Mizan defteri doğrudan kanunen tutulması zorunlu bir defter olmasa da birçok muhasebe sistemi tarafından uygulamada önemli kabul edilir. Özellikle vergi denetimlerinde mali müşavirin elinde detaylı ve düzenli bir mizan defteri bulunması süreci kolaylaştırır. Ayrıca defterin belirli bir düzenle tarih sırasına göre tutulması ve hesapların borç-alacak dengeleriyle birlikte sunulması gerekir. İşletmelerin iç kontrol mekanizmasında da bu defterin yeri büyüktür.
Dijitalleşen muhasebe süreçleri, mizan defteri tutma yöntemlerini de dönüştürmüştür. Pek çok uygulama sayesinde tüm mizanlar artık elektronik ortamda hazırlanıp saklanabiliyor. Bu yöntem sayesinde hem arşivleme kolaylaşmış hem de hata tespiti için yazılım destekli çözümler geliştirilmiştir.
Mizan hazırlamak, muhasebenin en sistematik işlemlerinden biridir ve belirli adımları takip etmeyi gerektirir. Sürecin başlangıcında yevmiye defteri kayıtları üzerinden hareket edilir. Bu kayıtlar büyük deftere aktarıldıktan sonra hesap bakiyeleri belirlenir ve mizan tablosu oluşturulur.
İlk adımda Tek Düzen Hesap Planı esas alınarak yapılan kayıtlar yevmiye defterine işlenir. Bu kayıtlar; işlemin tarihini, hesapları, tutarları ve açıklamaları içerir. Bu bilgiler doğru bir şekilde işlendiğinde sonraki adımlarda hata riski minimize edilir. Yevmiye defteri ile başlayan bu süreç, mizan ile kontrol altına alınır.
Yevmiye kayıtları defteri kebire aktarılırken her bir hesabın toplam borç ve alacak hareketleri ayrı ayrı gösterilir. Bu işlemin ardından büyük defterdeki toplamlar alınarak mizan tablosuna yazılır. Böylece her hesabın toplam borç ve alacak tutarları mizanda karşılaştırılabilir hale gelir. Bu adım, mizanın hazırlanmasındaki esas unsurdur.
Son aşamada mizanın borç ve alacak sütunlarının toplamı karşılaştırılır. Bu iki toplam eşit değilse muhasebe kayıtlarında bir hata olduğu anlaşılır. Hata tespiti yapılır ve düzeltme kayıtları tekrar işlenir. Bu süreç, finansal tabloların doğruluğunu doğrudan etkileyen bir adımdır.
Bilanço ve mizan çoğu zaman karıştırılır, ancak farklı amaçlara hizmet eden belgeler oldukları unutulmamalıdır. Mizan, muhasebe kayıtlarının teknik doğruluğunu kontrol ederken bilanço işletmenin finansal durumunu özetler. Her iki belge de finansal yönetim için vazgeçilmezdir.
Mizan, hesapların işlenişinde bir hata olup olmadığını gösterirken bilanço bu hesapların dönem sonu itibarıyla işletmenin mali yapısına etkisini özetler. Mizan olmadan güvenilir bir bilanço hazırlanması mümkün değildir. Bu nedenle mizan, dolaylı olarak bilanço hazırlığının da temel taşı olarak kabul edilir.
Mizandaki hesap bakiyeleri doğrudan bilançoya ve gelir tablosuna kaynaklık eder. Bu iki belge arasındaki bağ, mali müşavirlerin dönem sonu işlemleri sırasında sık sık kontrol ettiği bir noktadır. Bilanço ve mizan arasındaki fark bilinmeden finansal tabloların analizi sağlıklı yapılamaz.
Hayır, mizan bir kontrol tablosuyken bilanço ise işletmenin mali durumunu özetleyen bir finansal tablodur.
Geçici mizan, dönem sonuna gelmeden önce muhasebe kayıtlarında hata olup olmadığını tespit etmek için düzenlenir.
Kesin mizan, dönem sonu işlemleri ve tüm düzeltme kayıtları tamamlandıktan sonra hazırlanır.
Defteri kebirdeki hesapların toplamları, mizana aktarılır. Yani mizan, büyük defter verilerinin özetidir.
Borç-alacak eşitsizliği varsa önce yevmiye ve büyük defter kayıtları kontrol edilir, hatalı kayıtlar tespit edilip düzeltilerek yeni mizan hazırlanır.